Milliyet eklerde "Boy Aynası" adı altında "ne giymişler/hiç yakışmamış" konulu yazılar yazan Melis Alphan, Hürriyet'in Kelebek ekine transfer olmuş.
Hayırlı olsun!
Bir okur olarak bence Kelebek onun için uygun bir yer. Ve Kelebek'le beraber kendini moda yazarı/eleştirmeni olarak değil magazinci olarak konumlandırmasını diliyorum.
Çünkü bilinçli alışveriş yapmayı öğrenmek yerine "alışveriş orucundayım" diyerek okuyucularını sözde bilinçlendiren;
"Yaa UGG'lar çok çirkin batsın bu şirket de Crocs gibi" diye milyonlarca insanın beğendiği, milyonlarca dolarlık bir şirketin sadece beğenmediği için batmasını dileyen;
yazıları, o onla yakışmış, bu bunla yakışmamıştan ibaret olan bir yazarın "moda yazarı" olarak konumlanmasını gerzekçe buluyorum.
Magazinci demek daha doğru olur.
Yüzlerce milyar dolarlık moda endüstrisi "ben trendleri takip etmem; anti-modacıyım; ne yakışırsa onu giyerim" yaklaşımı ile ilerlemiyor.
Son yıllarda Türkiye'de oluşmakta olan moda endüstrisinin; üretimi, pazarlaması ve tüketicisiyle, modanın mekanik olarak işleyen ve de planlanması gereken bir süreç olduğunun farkında olan gazetecilere ihtiyacı var.
Ve Melis Alphan, moda eğitimi almış olsa dahi, bu gazetecilerden biri değil.
Benim mevcut favorim, Sabah eklerden Yaprak Aras Şahinbaş!